top of page

Kontrol Edemediklerimizle Yaşamak: Zihinsel Esneklik Neden Bu Kadar Önemli?

 

Hayat bazen sanki bizim kontrolümüz dışında akıp gidiyormuş gibi gelir. Haberler, gündem, ekonomik dalgalanmalar, ilişkilerdeki belirsizlikler, geleceğe dair soru işaretleri...

 

Her şey üst üste geldiğinde, zihnimiz “Bu gidiş nereye?” diye sorarken, bir yandan da kontrol etmeye, yön vermeye, anlam yüklemeye çalışır. Ancak bazı şeyler gerçekten bizim elimizde değildir.

 

Peki bu durumda ne yapacağız? Umutsuzluğa mı kapılacağız, yoksa başka bir yol mümkün mü?

 

Bu yazıda, hayatın kontrol edemediğimiz yönleriyle başa çıkarken işimize yarayabilecek bir beceriyi ele alacağız: zihinsel esneklik. Bu kavram, belirsizlik ve zorluk karşısında esnek düşünebilme, duygularla kalabilme ve kendi değerlerimize göre hareket edebilme becerisini tanımlar.

İyi haber şu ki, bu beceri doğuştan gelen bir yetenek değil; geliştirilebilir bir psikolojik dayanıklılık türüdür.

 

Kontrol Edememe Hissi Neden Bu Kadar Zorlayıcı?

 

İnsan beyni öngörülebilirliği ve güvenliği sever. Kontrol edemediğimiz durumlar, beynin “tehlike var!” alarmını çalmasına neden olabilir. Frontiers in Psychology’de yayımlanan bir araştırma, belirsizlik karşısında beynin tehdit algısını artırdığını ve bu durumun kaygı düzeyini yükselttiğini gösteriyor (Peters et al., 2017).

 

Yani, “Neden bu kadar huzursuz hissediyorum?” sorusunun cevabı çoğu zaman tam da burada gizlidir: Bilinmezlik ve kontrolsüzlük hissi.

Bu da bizi, aslında pek çok kişinin fark etmeden geliştirdiği bir alışkanlığa götürür: Her şeyi kontrol etmeye çalışmak.

Zihnimiz sık sık şu yollara başvurur:

  • Gelecekle ilgili senaryolar üretmek,

  • Sürekli çözüm üretmeye çalışmak,

  • Kaygıyı bastırmak için kaçınma davranışları göstermek,

  • Kendimizi ya da başkalarını suçlamak.

Ancak bu stratejiler genellikle geçici rahatlık sağlar; uzun vadede tükenmişlik hissini artırabilir.

 

Zihinsel Esneklik Nedir?

 

Zihinsel esneklik, hayatın getirdiği belirsizlikleri ve zorlukları inkar etmeden, onlarla birlikte yaşamayı öğrenme becerisidir. Bu, hissettiğimiz rahatsız edici duygularla kavga etmek yerine onlara alan açmak; elimizde olanlara odaklanmak; ve değerlerimize uygun adımlar atabilmek demektir.

 

Clinical Psychology Review’da yayımlanan bir derleme çalışması, zihinsel esnekliğin psikolojik sağlığın temel belirleyicilerinden biri olduğunu ortaya koymuştur (Kashdan & Rottenberg, 2010). Bu esneklik sayesinde insanlar, stresli ya da belirsiz durumlarda daha uyumlu, şefkatli ve işlevsel davranışlar sergileyebilmektedir.

 

Zihinsel Esnekliği Güçlendirmek İçin 4 Yol

 

  1. Duygulara Alan Açın

Zorlayıcı duygulardan kaçmak ya da onları bastırmak, kısa vadede işe yarasa da uzun vadede içsel çatışmayı artırabilir. Araştırmalar, duyguları kabul etmenin psikolojik iyilik halini artırdığını gösteriyor (Ford et al., 2018). “Şu an kaygılıyım” ya da “Belirsizlik beni korkutuyor” demek, bu duygularla barışmanın ilk adımıdır.

 

   2. Kontrol Edilebilen ve Edilemeyenleri Ayırt Edin

Kontrol edemeyeceğiniz şeyleri fark etmek ve kabul etmek sizi pasif kılmaz. Aksine, enerjinizi gerçekten etkileyebileceğiniz şeylere yönlendirmenizi sağlar. Bu da sizi hem daha üretken hem de daha huzurlu kılar.

 

   3. Şimdiye Odaklanın

Zihnimiz geçmişteki hatalara ya da gelecekteki olasılıklara takılmaya meyillidir. Ancak şimdi ve burada kalmak, zihinsel esnekliği artırır. Gün içinde kısa anlarda bile “Şu an ne hissediyorum? Neye ihtiyacım var?” gibi sorular sormak bu pratiği geliştirir.

 

   4. Değerlerinize Göre Adım Atın

Zihinsel esneklik, duygularınıza rağmen değerlerinize uygun hareket edebilme becerisidir. Eğer bir şey sizin için önemliyse, zorlayıcı duygularla birlikte de o yolda ilerleyebilirsiniz. Bu yaklaşım hem anlam duygusunu artırır hem de uzun vadeli tatmin sağlar (Hayes et al., 2006).

 

Her Şeyi Kontrol Etmek Zorunda Değilsiniz

 

Hayatın bazı yönleri bizim kontrolümüzde değil. Ancak zihinsel esneklik, bu gerçekliği kabullenip, elimizden gelen en iyi şekilde yol almayı mümkün kılar. Kendinize karşı nazik olmayı, duygularınıza alan açmayı ve değerlerinize sadık kalmayı seçebilirsiniz.

 

Çünkü güç, her şeyi kontrol etmekte değil; kontrol edemediklerinizle birlikte yaşamayı öğrenmekte gizlidir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kaynakça

  • Ford, B. Q., Lam, P., John, O. P., & Mauss, I. B. (2018). The psychological health benefits of accepting negative emotions and thoughts: Laboratory, diary, and longitudinal evidence. Journal of Personality and Social Psychology, 115(6), 1075–1092.

  • Hayes, S. C., Strosahl, K. D., & Wilson, K. G. (2006). Acceptance and commitment therapy: The process and practice of mindful change. Guilford Press.

  • Kashdan, T. B., & Rottenberg, J. (2010). Psychological flexibility as a fundamental aspect of health. Clinical Psychology Review, 30(7), 865–878.

  • Peters, A., McEwen, B. S., & Friston, K. (2017). Uncertainty and stress: Why it causes diseases and how it is mastered by the brain. Frontiers in Psychology, 8, 1657.

bottom of page