top of page

Başkaları Gibi Başarılı Değil miyim? Impostor Sendromu ve Özgüven

 

Bir başarıya ulaştığınızda, gerçekten hak ettiğinize inanmakta zorlandığınız oldu mu? İçinizde, bir gün herkesin "aslında o kadar da iyi olmadığınızı" anlayacağına dair bir korku var mı?

 

Eğer cevabınız evetse, yalnız değilsiniz. Bu his, birçok insanın yaşadığı ve "Impostor Sendromu" olarak adlandırılan psikolojik bir fenomendir.

 

Peki, bu sendrom neden bu kadar yaygın?

Gerçekten "sahtekâr" mıyız, yoksa zihnimiz bize oyun mu oynuyor? Gelin, bu konuyu birlikte keşfedelim.

 

Impostor Sendromu Nedir ve Neden Bu Kadar Yaygın?

Impostor sendromu, kişinin başarılarını içselleştiremeyip, aslında o kadar yetenekli ya da başarılı olmadığına inanmasıdır (Clance & Imes, 1978). Kişi, başarılarını yetenekten ziyade şansa, başkalarının gözden kaçırmasına ya da iyi bir zamanlamaya bağlar.

 

 Hatta bazıları, "Beni burada sanıyorlar ama aslında buraya ait değilim" gibi düşüncelerle boğuşur.

Bu sendrom, özellikle yüksek başarı odaklı bireylerde ve mükemmeliyetçilik eğilimi taşıyan insanlarda sık görülür (Vergauwe et al., 2015). Aslında ironik olan şu: Ne kadar başarılı olursanız, impostor sendromunu yaşama ihtimaliniz o kadar artar. Çünkü daha büyük başarılar, daha büyük beklentileri ve daha fazla "Bu sefer yakalanacağım" hissini beraberinde getirir.

 

Neden Kendimizi Yetersiz Hissediyoruz?

 

Bu his, çeşitli psikolojik süreçlerin birleşiminden kaynaklanır. İşte en yaygın sebepler:

  1. Kendimizi Sahne Arkasından İzliyoruz

Beynimiz, bizim iç dünyamıza her an tanıklık eder, ancak başkalarının sadece dışarıdan gördüğü başarılarını izleriz. Yani kendi içsel karmaşamızı ve şüphelerimizi biliriz, ama başkalarının da benzer hisler yaşadığını fark etmeyiz. Araştırmalar, insanların başkalarının özgüvenini fazla tahmin ettiğini, ancak kendi içsel kaygılarını daha yoğun hissettiğini gösteriyor (Brown & Marshall, 2001).

 

2. Kendi Başarılarımızı Küçümsüyoruz

Impostor sendromu yaşayan kişiler, genellikle başarılarını "abartılacak bir şey değil" olarak görür. Bir işi iyi yaptıklarında, "Aslında o kadar da zor değildi" diyerek küçümseyebilirler. Ancak dışarıdan bakıldığında, aynı başarı başkaları tarafından etkileyici bulunabilir (Bravata et al., 2020).

 

3. Mükemmeliyetçilik Tuzağı

Bazı insanlar, "mükemmel olmadıkları sürece başarılı sayılmazlar" gibi katı düşünce kalıplarına sahiptir. En ufak bir hata bile, kişinin kendi yetkinliğini sorgulamasına yol açabilir. Araştırmalar, mükemmeliyetçiliğin impostor sendromuyla yakından ilişkili olduğunu ortaya koyuyor (Shannon et al., 2022).

 

Bu Hislerden Kurtulmak Mümkün mü?

 

Impostor sendromu tamamen yok edilemeyebilir, ama onun üzerimizdeki etkisini azaltmak mümkün. İşte bilim destekli bazı yöntemler:

1. Düşüncelerinize Mesafe Koyun

Impostor sendromunu besleyen en büyük şeylerden biri, "Ben yeterince iyi değilim" gibi katı düşüncelerdir. Ancak düşünceler, her zaman gerçeği yansıtmaz. Kendinizi "Ben buraya ait değilim" diye düşünürken yakaladığınızda, bunu fark edin ve bir adım geri çekilin. Belki de bu sadece zihninizin size anlattığı bir hikayedir.

 

2. Başarılarınızı Küçümsemeyin, Onları Kutlayın

Elde ettiğiniz başarıları bir deftere yazın. Her başarıyı küçümsemek yerine, onlara gerçek değerini verin. Araştırmalar, kişisel başarıları fark etmenin özgüveni artırdığını gösteriyor (Neff, 2011).

 

3. Mükemmeliyetçiliği Bırakın, "Yeterince İyi"yi Benimseyin

Kusursuz olmak zorunda değilsiniz. İnsanlar hata yapar ve bu doğaldır. Mükemmel olmaya çalışmak yerine, "Elimden geleni yapıyorum" perspektifini benimsemek impostor sendromunun etkisini azaltabilir.

 

4. Kendinizi Diğerleriyle Karşılaştırmayı Bırakın

Başkalarının dışarıdan nasıl göründüğü ile kendi iç dünyanızı kıyaslamak sizi yanıltabilir. Unutmayın ki herkesin kendine özgü bir yolculuğu var ve başarı tek bir kalıba sığmaz.

 

5. Kendinize Şefkat Gösterin

Araştırmalar, kendimize nazik olmanın ve içsel eleştiriyi azaltmanın özgüveni artırdığını gösteriyor (Gilbert, 2009). Kendinizi bir arkadaşınıza göstereceğiniz şefkatle değerlendirin. Bir hata yaptığınızda kendinize "Bunu bir arkadaşım yaşasaydı ona nasıl destek olurdum?" diye sorun.

 

Sahtekâr Değilsiniz, Sadece İnsan

Impostor sendromu, başarılarınızı gölgeleyebilir ve sizi "aslında yeterince iyi değilim" hissine sürükleyebilir. Ancak unutmayın, sizin hakkınızdaki en acımasız eleştirmen genellikle kendinizsiniz.

 

Bir dahaki sefere bu hisse kapıldığınızda, şu soruyu kendinize sorun: "Bu gerçekten gerçek mi, yoksa sadece zihnimdeki bir ses mi?" Çünkü büyük ihtimalle, düşündüğünüzden çok daha yeterlisiniz.

 

 

 

 

 

 

 

 

Kaynakça

 

  • Bravata, D. M., Watts, S. A., Keefer, A. L., Madhusudhan, D. K., Taylor, K. T., Clark, D. M., ... & Hagg, H. K. (2020). Prevalence, predictors, and treatment of impostor syndrome: a systematic review. Journal of General Internal Medicine, 35(4), 1252-1275.

  • Brown, J. D., & Marshall, M. A. (2001). The three faces of self-esteem. Annual Review of Psychology, 52(1), 1-27.

  • Clance, P. R., & Imes, S. A. (1978). The impostor phenomenon in high achieving women: Dynamics and therapeutic intervention. Psychotherapy: Theory, Research & Practice, 15(3), 241.

  • Gilbert, P. (2009). The compassionate mind: A new approach to life's challenges. New Harbinger Publications.

  • Neff, K. D. (2011). Self-compassion, self-esteem, and well-being. Social and Personality Psychology Compass, 5(1), 1-12.

  • Shannon, K., Williams, M., & Juarez, A. (2022). Perfectionism and impostor syndrome: Examining the connection. Personality and Individual Differences, 184, 111213.

  • Vergauwe, J., Wille, B., Feys, M., De Fruyt, F., & Anseel, F. (2015). Fear of being exposed: The trait-relatedness of the impostor phenomenon and its relevance in the work context. Journal of Business and Psychology, 30(3), 565-581.

bottom of page